Küçük Otellerin Başarı Sırrı

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Dünyanın En İyi Otelleri Listesinde Türkiye’den 2 Otel

TripAdvisor misafirlerinin yorumlarına göre Dünyanın en iyi 25 oteli açıklandı. Listeye Türkiye’den 2 otelimiz girdi. Onlarla gurur duyduk, tebrik ederiz.

Top 25 Hotels — World: https://www.tripadvisor.com/TravelersChoice-Hotels-cTop-g1

39 Odalı Romance Istanbul Hotel listede 4. sırada,

36 Odalı Kayakapi Premium Caves listede 6 sırada.

Küçük Otellerin başarısının sırrı nedir? Nasıl oluyor da bu ödülü alıyorlar?

Parayla alınan, adı duyulmamış, otel fotoğrafları üzerinden değerlendirme yaparak, pazarlama şirketlerinden alınan Sahte Ödül‘lerden bahsetmiyorum.

Otel müşterilerinin gözünde değeri daha yüksek olan, gerçek misafir yorumlarına dayanan tarafsız yorum sitelerinden alınan ödüllerden bahsediyorum.

Başarının Formülü:

Pozitif Yönetim Anlayışı + Mutlu Çalışanlar + Kalite Zinciri + Fiyat/Fayda Dengesi = Mutlu Misafirler + Pozitif Yorumlar + Daha çok Rezervasyon + Daha Çok Gelir/Kar + Mutlu Yatırımcı + Ödüller + …

Başarı formülünün arkasında yatan faktörler:

  1. Herşeyden önce işini severek yapan, nitelikli, mutlu çalışanlardan oluşan bir ekibiniz olmalı. İş gücü devir oranınızın çok düşük olması gerekiyor. Misafir memnuniyetinde en önemli rol çalışanlara düşüyor. Zaten misafirler de öncelikle otelin genel yorum ortalamasına 2. olarak da çalışanların (Staff) yorum puanına bakıyor. Diğer kriterler nispeten göz ardı edilebiliyor.
  2. Ekibiniz sorun çözme yaklaşımına sahip olmalı. Tüm misafirler bilirler ki muhakkak ki bazı sorunlar olacaktır, onlar için önemli olan sizin sorunlar karşısındaki tavrınız ve yaklaşımınız.
  3. Tüm misafirlere ve ayrı ayrı her birine hakim olmalısınız, seyahatlerinin başlangıcından sonuna kadar, her birinin memnuniyetini sürekli takip eden bir ekip ruhu / kalite çemberi oluşturmalısınız. Misafir otelden ayrılırken memnuniyetini sorgulamak geçmiş olsun demek gibi bir şey. Misafirin tüm seyahat deneyimini sahiplenmeli ve kusursuz olmasına çalışmalısınız. Misafirin şehirde yaşayacağı tüm deneyimler misafirin psikolojisini etkileyecektir.
  4. Her misafirlere aynı kaliteli deneyimi yaşatabilmesiniz. Yorumlardaki başarınız arttıkça misafirin beklentisi de artacaktır.
  5. Elbette ki herkesin oteli çok değerli. Ama her şeyin de bir bedeli ve ikamesi var. Otelinizin Fiyat / Fayda dengesini korumalısınız ve sadece fiyatı değil tüm bileşenleri dengeli bir şekilde arttırmalısınız.
  6. Düzenli olarak ve çok sayıda yorum almalısınız. Aksi halde 1 tane kötü yorumla bile 10’larca sıra birden düşersiniz.
    a. Romance Istanbul Hotel: toplam 2818 Yorum
    b. Kayakapi Premium Caves: toplam 2017 Yorum
  7. Hiç kötü yorum almamak neredeyse imkansız. Toplama oranla çok az sayıda kötü yorum almalısınız.
    a. Romance Istanbul Hotel: toplam 2818 Yorum = Excellent 2,725 + Very Good 38 + Average 4 + Poor 0 + Terrible 1
    b. Kayakapi Premium Caves: toplam 2017 Yorum = Excellent 1,88 + Very Good 114 + Average 14 + Poor 3 + Terrible 2
  8. Aldığınız tüm yorumlara geri dönüş yapmalısınız. Özellikle de kötü yorum yazanlara mutlaka ulaşıp, onları rahatsız etmeden, eksiklerinizi detaylıca sorgulamasınız. Bu süreçte yorumunu silmeye yada değiştirmeye zorlamamalısınız. Eğer bu kötü yorum sizin için sürpriz olmuşsa misafir otelde konaklarken nasıl olmuş da gözden kaçırılmış araştırmalısınız.
  9. Aldığınız tüm yorumları değerlendirip otelinizi ve hizmetlerinizi sürekli iyileştirmelisiniz.
  10. Misafirleriniz çok iyi yorum yazmış ve Excellent puan vermişse bile satır aralarındaki dostça kritikleri ele almalısınız.
  11. Direkt Booking’e yatırım yapmalısınız. Misafir acentenin değil sizin direkt misafiriniz olmalı.
  12. Misafirlerle iletişiminiz en üst seviye olmalı. Seyahat sonrasında bile onları hatırladığınızı bilmeliler.

Sevgilerimle,
Doruk Aktoprak

#BaşarıSırları #FiyatFaydaDengesi #KaliteZinciri #KayakapiPremiumCaves #KüçükOteller #MutluÇalışanlar #MutluMisafirler #PersoneleVerilenDeğer #PozitifYönetimAnlayışı #RomanceIstanbulHotel #tripadvisor #YönetimAnlayışı #HotelManagement #Hotels #EmployeeRetention #Humanresources #HotelStaff #Success #Formula

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

LAN NASIL?

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

– PATRON: Haberlerde gördüm Mayıs ayında İstanbul’daki otellerde doluluk yüzde 98’miş… Bizde durum nedir Arkadaşlar?
– ARKADAŞLAR: Efendim Mayıs ayında otelimiz %100 dolu…
– P: Peki biz bir şey yaptık mı?
– A: Yok efendim. Kendi kendine oldu.
– P: LAN NASIL??? Harika, muhteşem bir şey!
 
– P: Peki kaça sattınız odaları? Fiyatlar nasıl?
– A: Efendim tüm oteller Mayısta ortalama %25 fiyat arttırmış.
– P: Biz de fiyatları arttırdık değil mi?
– A: Efendim odalar çoktan dolmuştu. Nerden bilelim
böyle olacağını. Artık yapacak bir şey yok…
– P: LAN NASIL? Peki Haziran Temmuz nasıl geçecek?
– A: Efendim bilmiyorum. Bakmaya vaktim olmadı. Zaten satışçıya da gerek yok demiştiniz, boş boş oturuyor demiştiniz işten çıkarmıştık ya…. Onun işini de ben yapıyorum… Ama endişelenmeyin efendim Haziran Temmuz da iyi geçecek diye umuyoruz inşallah….
– P: LAN SİZİN YAPACAĞINIZ İŞİN…
 
– P: Hemen Kariyere bir ilan verin o zaman.
– A: Efendim verdik, adaylar geldi görüştük ama çok para istiyorlar. En kötüsü 15-20 bin lira para istiyor, bu satışçılara da bir haller olmuş. İşler açıldı tabi hemen havalara girmişler.
– P: Yuhh…. Otele de ortak edelim isterse!!! Gerek yok o kadar para vermeye… Boşverin ben hallederim… Otel de doluyor zaten. Sıkıntı yok! 


#hotels #istanbul #satış #pazarlama #sıkıntıyok #LANNASIL

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

NOMA nasıl NOMA olmuş?

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

2021 yılı dünyanın en iyi 50 Restoranı listesi açıklandı.

https://www.theworlds50best.com/list/51-100

Mikla Restoran ile Mehmet Gürs ilk 100’deki yerini korumaya devam etti.

Listede 1 numara Noma Restoran’la Rene Redzepi 2010-2011-2012-2014’le birlikte 5. sefer birinci oldu.

Peki nasıl olmış da Noma 5. sefer birinci seçilmiş?

Noma Restoranın başarısının birinci sırrı personeline verdiği değer, ikincisiyse araştırma geliştirmeye verdiği önem.

Rene Redzepi – Noma Restoran

Belirli bir süre çalışan personele 3 ay ücretli izin veriyorlar. 13 yıldır çalışan Restoran müdürü James Spreadbury 2009’dan beri çalışıyor ve restorana ortak edilmiş. Kuruluşundan beri işletmede çalışan 2 çalışanını daha işletmeye ortak etmiş. 17 yıldır bulaşıkçı olarak çalışan 65 yaşındaki Gambiyalı Ali Sonko ve servis şefi Lau Richter de işletmeye ortak edilmiş.

Noma’nın sahibi Rene Redzepi Ali Sonko için ”Ali, Noma’nın ruhudur. 12 çocuğu hangi durumda olursa olsun, onun gibi her zaman neşeli, her zaman gülümseyen bir kişinin işletmemiz için ne kadar değerli olduğunu anlayabileceğinizi sanmıyorum. Bu arada benim babamın da adı Ali ve o da Danimarka’ya ilk geldiğinde bulaşıkçı olarak çalıştı” dedi.

Rene Redzepi her yeni sezonda Noma Restoranı yeniden keşfediyoruz diyor. Araştırmaya ve yeni şeyler öğrenmeye o kadar çok önem veriyorlar ki 2017’de restoranı bir yıl boyunca kapatmışlar ve keşfe çıkmışlar.

2018’de ekibe katılan Ar-Ge Şefi Mette Soberg sürekli yeni şeyler keşfetmeye çalışıyor. Mexico, Grönland, İzlanda, İsveç, Norveç sürekli geziyor.

Mette Soberg – Noma Restoran

Personeli dışarı çıkıp hem eğlenebilsin hem de yeni şeyler keşfedebilsin diye Noma Restoran cumartesi akşamları kapalı. En iyi iş yapacağı ve para kazanacağı cumartesi gününü kapatabilen başka bir restoran olduğunu sanmıyorum.

Noma Restoran, web sitesinde menü içerikleri ve detayları yazmıyor. Şubat-Haziran ayları arasında deniz ürünleri, Haziran-Ekim arasında sebze ürünleri, Ekim-Şubat ayları arasındaysa av ve orman ürünleri menüsü hazırlıyor.

Truffle-Celeriac Shawarma

Menü fiyatları kişi başı 390 Euro, yemeklerle birlikte şarap eşleştirmesi de istenirse kişi başı 240 Euro daha ödenmesi gerekiyor.

Noma nasıl Noma olmuş?

Personeline ve araştırma geliştirmeye verdiği değerle dünyanın bir numaralı restoranı olmuş.

Noma Team

#Mikla #MehmetGurs #Noma #ReneRedzepi #50bestRestaurants #DünyanınEnİyi50Restoranı #TheWorlds50BestRestaurantsList #GastroTravel

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Otelcilik Başka İşlere Benzemez

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Otelcilik başka işlere benzemez. Servet dökersiniz, harika bir otel yaparsınız, mimarisi müthiş, en iyi mermer, demir, çimento, kum, mobilya, makina, klima, yatak, çarşaf, … Herşeyin en iyisini de alsanız, doğru insanları işe almazsanız ve onlara değer vermezseniz oteliniz sevilen tercih edilen bir otel olamaz. Otellerde esas değerli olan insan kaynağıdır.

Otelin yapımına, tefrişatına milyonlar harcarsınız ama personel işe alırken asgari ücret teklif edersiniz. Sanırsınız ki otelinizde çalışmak insanlara değer katacak. Tam tersi aslında çalışanlar otelinize değer katacaktır.

Oteliniz üst segment misafirleri cezbetsin diye ismine Luxury Ultra Diamond Elite Plus …. takılarını eklersiniz ama misafirler enayi değil, hizmet alamayacakları otele gitmezler. Otelinize gelenler de, olsa olsa biz de oradaydık demek için gelir, instagramda paylaşır 1-2 gece kalır giderler. Misafir değerlendirme puanlarınız gittikçe düşer.

Otelcilik başka işlere benzemez. Her zaman en iyi performansı göstermeye hazır olmanız gerekir. Hatanızın farkına vardığınızda toparlamak için çok geç olabilir. Doğru işi, doğru ekiple, doğru şekilde, doğru anda ve sürede, doğru maliyetle ve fiyatla, …. yapmanız gerekir. İkinci bir şansınız olmayabilir.

Otelcilik başka işlere benzemez. Her destinasyonun kendine özgü dinamikleri vardır. Herşeyi doğru yaptığınızı sanırsınız ama başarısız olursunuz. O bölgenin misafirlerini tanımıyorsunuzdur. Sanırsınız ki heryerde başarılı olan model orada da olacak…

Otelcilik başka işlere benzemez. Başka işlerde çok başarılı olmuş olabilirsiniz, çok zengin, çok zeki, çok iyi eğitimli olabilirsiniz… Otelcilikte başarınız hiçbir zaman garanti değildir. Doğru ekibi kurmadığınız sürece…

Otelcilik başka işlere benzemez, oteliniz %100 doludur işler iyi sanırsınız ama değildir. Aslında satmanız gerekenden çok daha ucuza satmışsınızdır. Çok iyi para kazandığınızı sanırsınız ama kardan zarar ediyorsunuzdur farkında değilsinizdir. Veya Oteliniz %50 doludur işler kötü sanırsınız fakat değildir pazardaki rakipleriniz sizin kadar dolu değildir veya misafirlerinizin ekstra harcamaları rakiplere göre çok daha yüksektir.

Otelcilik başka işlere benzemez. Otel yeni olduğu için açılır açılmaz dolabilirsiniz, sanırsınız ki ürün iyi ve bu hep böyle devam edecek. Bir süre sonra düşüş başlar… Önce doluluklar düşer, sonra fiyatlar düşer, sonra otel eskir ve artık tercih edilmemeye başlarsınız. Fiyatınızı da yükseltemediğiniz için doğru insanları almak için bütçeniz olmaz… Kısır döngüye girersiniz. Kredi çekmişseniz banka otele el koyar satışa çıkartır veya siz kendiniz bıkıp oteli satarsınız.

Otelcilik başka işlere benzemez… Allah Doğru İnsan Kaynaklarıyla Karşılaştırsın !

#otelcilik #yönetim #bilim #akıl #insankaynakları

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Aile şirketlerinin yüzde 96’sı üçüncü kuşakta son buluyor.

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Türkiye’de aile şirketlerinin yüzde 96’sı üçüncü kuşakta son buluyor. Aile şirketlerinin yüzde 30’u ikinci kuşak, yüzde 13’ü üçüncü kuşak ve sadece yüzde 4’ü dördüncü kuşağı görüyor.

Altınbaş Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Irmak Erdoğan, DHA’ya yaptığı açıklamada, aile şirketlerinin 96’sının üçüncü kuşakta son bulduğunu söyledi.

Devir sürecini doğru yönetemeyen aile şirketlerinin varlığını sürdürmesinin zor olduğunu belirten Erdoğan, “Bugün aile şirketlerinin sorunları arasında en çok tartışılan konular sürdürülebilirlik ve kurumsallaşma. İstatistiklere göre aile şirketlerinin yüzde 30’u ikinci kuşak, yüzde 13’ü üçüncü kuşak ve sadece yüzde 4’ü dördüncü kuşağı görüyor” dedi.

Erdoğan, bu durum ilk bakışta bir sorun gibi gözükse de bu oranları aile şirketi olmayan şirketlerin hayatta kalma istatistikleri ile karşılaştırmadan sağlıklı bir değerlendirme yapmanın mümkün olmadığını belirtti.

 Bugün dünyanın en eski şirketlerine bakıldığında bunların aile şirketleri olduğunu kaydeden Erdoğan, “Türkiye’de de aynı durum geçerli. Dolayısıyla, sürdürülebilirliği aile şirketlerinin bir sorunu olarak değil, potansiyellerinin yüksek olduğu bir alan olarak değerlendirmek gerektiğini ve bu potansiyelin gerçekleştirilmesinin önündeki engellerin nasıl aşılacağı üzerine yoğunlaşmak gerektiğini düşünüyorum” dedi. 

“SÜRDÜRÜLEBİLİRLİKTE DEVİR SÜRECİ ÇOK ÖNEMLİ”

Sürdürülebilirliğin sağlanmasındaki en önemli noktanın devir süreci olduğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr. Erdoğan, şöyle konuştu:

“Bugün hem akademiye, hem de iş dünyasına baktığımızda yapılan yayınların ve verilen eğitim ve danışmanlıkların önemli bir bölümünün devir sürecinin yönetimiyle ilgili olduğunu görüyoruz. Devir sürecinde gerek kişisel, gerek aile ilişkilerine bağlı birçok engel ortaya çıkabiliyor. Sonraki kuşakta gereken yetkinliklere sahip olan bir adayın var olmaması ya da yetkinliği olsa bile adayın gereken motivasyona ve bağlılığa sahip olmaması engel teşkil edebiliyor. Öte yandan var olan aile yöneticisinin şirkete fazla bağlı olması da bazen sonraki kuşağı gerektiği gibi yetiştirmemesine ve devir sürecine yönelik düzgün bir planlama yapmamasına yol açabiliyor. İki kuşak arasındaki çatışmalar, rekabet, genel olarak aile üyeleri arasındaki çatışmalar ve uyumsuzluk da doğru adayın seçilmesini ve devir sürecinin başarılı bir şekilde gerçekleşmesini önlüyor. Özellikle de şirket belli bir yaşa ulaştığında ve büyüdüğünde, örneğin üçüncü kuşak ve sonrasında kuzenler, kuzen çocukları vs. devreye girdiği zaman karmaşıklaşan aile ilişkileri ile birlikte devir sürecinin yönetimi de daha komplike hale geliyor.” 

“YENİLİKÇİ OLUNMALI”

Yrd. Doç. Dr. Erdoğan, aile şirketinin sürdürülebilirliğinin sağlanmasında devir süreci dışında yenilikçi olmanın da önemli olduğuna dikkat çekti:

 “Uzun ömürlü aile şirketlerine baktığımızda gelenekçilik ve yenilikçilik arasındaki dengeyi çok ince bir ustalıkla yönettiklerini görüyoruz. Örneğin, üründe ya da üretim yöntemlerinde yapılacak bir inovasyon, geçmişten bu yana sürdürdükleri ve korumaya çalıştıkları bir gelenekle çatışıyorsa, bu inovasyon gerçekleştirilmeyebiliyor. Ancak çatışmanın olmadığı serbest alanlarda kendilerini yenilemek için olabildiğince çaba harcıyorlar. Bu ikilem ilk bakışta bir dezavantaj gibi görünse de aslında bu ikilemi doğru yöneten aile şirketleri kendilerine bu sayede bir rekabet avantajı sağlayabiliyorlar. Yakın zamanda bu konuyla ilgili yapılan araştırmalar, aile şirketlerinin geçmişlerini ve geleneklerini bir kaynak olarak kullanarak bu sayede inovasyona yönelik avantaj sağladıklarını ortaya koyuyor.”

Kaynak: https://businessht.bloomberght.com/piyasalar/haber/1718166-aile-sirketlerinin-yuzde-96-si-ucuncu-kusakta-son-buluyor

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Stalin ve Yolunmuş Tavuk

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

STALIN VE YOLUNMUŞ TAVUK

Stalin ve çalışma arkadaşları birlikte toplanmış sohbet ediyorlardı. Birden yüzünde alaycı bir gülümseme belirdi.

– Sizler yıllardır devlet için çalışmış, ihtilale emeği geçmiş kişilersiniz. Söyleyin bakayım halkın yönetime kayıtsız şartsız baş eğmesi için yöneticiler nasıl davranmalıdır?

Salonda bulunanlar çeşitli fikirler ortaya attılar. İçlerinde haktan, adaletten, demokrasiden, sürgünden, idamdan, hapisten söz edenler oldu. Stalin söylenenleri beğenmedi.

– Yönetimi eline geçiren en güçlü ve en yücedir. Halkın karşınızda baş eğmesi için ne gerektiğini size bir örnekle göstereyim.

Hemen çalışanlardan birine buyurdu:

– Bana hemen bir tavuk getirin.

Tavuğu çabukça bulup getirdiler. Stalin salonda oturanların şaşkın bakışları arasında canlı tavuğun tüylerini yolmaya başladı. Tavuğun bütün tüylerini yolup cascavlak bıraktıktan sonra salonun ortasına saldı. Çalışma arkadaşlarına döndü:

– Şimdi izleyin bakalım bu şaşkın tavuk nereye gidecek.

Zavallı tavuk çektiği azaptan kurtulmak için aralık kapıdan dışarı çıkmak istiyor ama soğuktan titriyor. Masaların altına giriyor, masa ayakları canını acıtıyor. Duvar diplerine gidiyor ama her yanı yara bere içinde., Şömineye yaklaşıyor ama tüysüz derisi sıcağa dayanamıyor. Çaresizlikten tüylerini yolan Stalin’in bacakları arasına sığınıyor. Stalin cebinden bir avuç yem çıkarıyor ve yolunmuş tavuğun önüne tane tane atıyor., Yemlenen tavuk Stalin nereye giderse peşinden ayrılmıyor.!! Ağızlarını açmış şaşkınlıkla kendisini izleyen arkadaşlarına gülerek bakan Stalin şöyle diyor:

– Gördünüz mü HALK dediğiniz topluluk bu TAVUK gibidir.!! Tüylerini yolacak ve serbest bırakacaksınız., O zaman yönetmek kolaylaşır…!!

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Limonata, Çetin Altan, Hürriyet

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Yaşamında hiç limonata içmemiş biri, limonatayı çok pahalı bir serinletici sanabilir. Oysa çok ucuz bir serinleticidir. Bir bardak suya bir çorba kaşığı toz şekeri döküp, iyice karıştırdıktan sonra, üstüne doğru dürüst sıkılıp çay süzgecinden geçirilmiş, yarım limon suyu eklersin… Ve hepsini karıştırırsın.

Bardak, görkemli ve uzunca bir bardaksa, yarım yerine bir limon sıkar, bir çorba kaşığı toz şekerini de, iki çorba kaşığı yaparsın…

Bir limonata, dişleri donduracak kadar mı soğuk olmalıdır?

Hayır, bardağın çevresine hafif bir buğu yalazlanması yapacak kadar soğuk olmalıdır.

Ayrıca bardağın içine kalıp buz atılmalı mıdır?

Hayır, gerekiyorsa bir tatlı kaşığı dövülmüş buz atılmalıdır.

Yarım tekerlek bir limon dilimi, bardağın kıyısına mı takılmalıdır, yoksa içine mi konmalıdır?

Bardağın kıyısına konduğu zaman, daha dekoratif olur; dileyen, limonun kokusunu daha keskin duymak isterse, bardağın kıyısına takılmış yarım dilimi bardağın içine atabilir.

İyi bir limonata yapmaya bu kadarı yeter mi? Yetmez.

Çentilmiş limon kabuğuyla bir sap taze naneyi de, önce limonatanın içinde kısa bir süre tutup, sonra hepsini süzmek gerekir.

Böyle bir limonata ultra süper bir zenginlik sorunu mudur?

Hayır, sadece bir yaşam sevgisiyle, bir yaşam zevki sorunudur.

Bu, çok önemli midir?

Bir kez gelinip, bir kez geçilen dünyayı, en sade koşullar içinde dahi, ıskalamamanın göstergesi olduğu için, çok önemlidir.

Sabahları bir saat yürüdükten sonra, duş almak da öyledir.

Bir yumurtayı azıcık tuz, biber ve nohut büyüklüğünde tereyağı ile bir fincanda çırptıktan sonra, yumurta biçiminde ve yumurta büyüklüğünde, kapağı vidalı çelik bir kaba döküp, suda iki dakika kaynatmak da önemlidir.

Yiyebileceğiniz en enfes rafadan yumurta, ancak böyle pişirilebilir.

Yumurta biçiminde ve yumurta büyüklüğünde, kapağı vidalı çelik bir kabı nerede bulacağız?

Hiçbir yerde bulamazsınız. Neden? Çünkü o kabın üretilmesi, genel istem mekanizmasıyla ilgilidir. Kimse yaşam zevkini, enfes bir rafadan yumurtaya kadar bile inceltmemişse, öyle bir kap bulunmaz. Bu da ultra süper bir zenginlik sorunu değil, bir yaşam sevgisi sorunudur.

Doğru dürüst bir limonata ve tadı unutulmayacak bir rafadan yumurta… Bir de sabahları bir saat yürüyüşle, bir duş…

Bunları sen yapabiliyor musun?

Hayır.

Neden?

Çünkü bunları bir tek kişi yapamaz. Özenler ve incelikler, ortak bir yaşam kültüründen, kişilerin yaşamına kadar uzanmıyorsa; limonata yapmaya kalktığın zaman, önce evde limon bulamazsın. Limonu almak için dışarı çıktığın zaman da, zaten limonata içme isteğin küllenmiş olur. Dişini sıktın, limonu alıp geldin. Kör bıçak, limonu doğru dürüst kesmez. Buzdolabına su konulması unutulmuştur. Yahut dolap tam o sırada söndürülmüştür. Yahut limon sıkacağını komşu almıştır. Zaten nane de yoktur. Çay süzgeci yıkanmamıştır. Görkemli uzun bardak bir gün önce kırılmıştı. Ama limonata yerine, soğuk maden suyu vardır… Ve yeni icatlar çıkarmak da, insanı üzmekten başka hiçbir işe yaramaz…

Bardağı hafif buğulu, kıyısına yarım limon dilimi takılmış, içinde bir tatlı kaşığı çıngıltılı buz kırığı, azıcık limon kabuğuyla, taze nane kokan, limonatayı içemezsin. Yerine maden suyu içersin.

Dışarıda çırpıldıktan sonra, özel çelik kapta, tıpkı hiç kırılmamış yumurta gibi pişirilen rafadan yumurtayı ise asla yiyemezsin.

Sabah yürüyüşleri de ortakça benimsenen bir alışkanlık değildir.

Bazen yürürsün, bazen yürümezsin.

Hele, masası normal bir pingpong masasının dörtte bir büyüklüğünde olmasına karşın; raketleri özel yapıldığı için, topu ancak o küçük masa kadar fırlatan Japon pingpongunu kesin oynayamazsın. Çünkü ya biri raketi kırmış; ya masayı, bir başkası, ütü masası yapmıştır.

Yaşam sevgisi bir kültürdür. Tıpkı çiçek sevgisi, tıpkı müzik sevgisi, tıpkı yüzme sevgisi gibi…

Bu sevgi ya vardır, ya yoktur.

Böyle bir sevgi pekişmemişse; orada insanlar, ne yaratıcı bir yaşama, ne sağlıklı bir aşka, ne keyifli bir yücelmeye fazla kulaç atamazlar…

Kafası yarım kesik bir horoz gibi, çırpınır, bunalır, önüne geleni suçlar; ne istediğini, ne aradığını, daha doğrusu ne halt edeceğini bir türlü tam kestiremez ve kendilerini de, canım yaşamı da ziyan zebil ede ede, sönüp giderler.

Yaşam sevgisi; enerjinin, yaşam zevkini kuşaklar boyu ortaklaşa yoğurmasından oluşur.

Enerji yoksa orada sadece kurnazlık vardır. Kurnazlık da, yaşam sevgisiyle yaşam zevkinin en amansız celladıdır.

Çetin Altan – Hürriyet – 22 Temmuz 2012

http://www.milliyet.com.tr/yazarlar/cetin-altan/limonata-ve-rafadan-yumurta-1570125

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Jim Beam Devil’s Cut

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Jim Beam Devil’s Cut 🥃🍾 😈
A devilish twist on Jim Beam’s regular bourbon, blending their 6 year old whiskey with spirit extracted from the wood of the cask itself, where it’s soaked in over the years of maturation. This gives us a robust and hefty bourbon with a nice added chunk of woody richness.
🥃🥃🥃
This is the result of taking 90 proof Jim Beam Bourbon and extracting spirit absorbed into the wood of the barrels itself and blending them together. The result is a punchy oak-fest of a Bourbon, surely the drink of the devil himself?
🥃🥃🥃
Tasting Note by The Chaps at Master of Malt
Nose: Immensely woody, fresh cut oak and a whole heap of vanilla and wood spice.
🥃🥃🥃
Palate: The American oak vanilla remains powerful with a rich woodiness joining it.
🥃🥃🥃
Finish: Yep still oaky, the finish is reasonably long with a pinch of spice scattered on top of that persistent vanilla flavour.
🥃🥃🥃
Overall: Well this is definitely a woody drink, and it is an interesting experiment in what can be achieved through wood extraction.
🥃🥃🥃
#JimBeam#suntorywhisky#bourbon#American#Japanese#whisky#whiskey#whiskyporn#Bodrum#Luxury#eatpraylove#tasting#whiskylover#whiskys#whiskybar

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Rate Disparity is Crucial For The Hotels

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmailAre the hoteliers aware of the importance of “Rate Disparity” on the sales performance?

A research report shows that; 74% of the hotels in Dublin had rate disparity issues. %87 of hotels in London and %97 of hotels in Venice are offering cheaper rates in OTA’s. This is showing us that if the destination is selling good hoteliers dont care about “Rate Disparity”.

What do you think? Don’t we lose an opportunity to make more revenue and show a better sales performance?

No doubt, it has a big impact on hotels sales performance like all other industries. Most of my colleagues are aware of it but some are not. You can see from the screenshots attached to this article. (Screenshots 1,2,3,4,5)

Of course i will not declare the hotel names as my purpose is not to offend or embarrass any of my colleagues. Some are not aware of their current situation or maybe they are aware but they dont know what to do. Some just prefer not to speak about it as if it has no importance and they think life can go on without caring about it. Just like some ill people who dont want to go to the doctor because they are afraid to hear they are ill.

Every customer cares about rate disparity. Even rich people care more about what they pay and what they get. Price is what they pay and value is what they get. Nobody wants to pay more then its value if there is a way of buying cheaper the same thing.

Likewise all hotel guests are smart and their money is precious. They do check carefully “Rate Disparity”. Even sometimes the guests decide not to book your hotel if you are not offering a good deal on your direct booking channels. And if you are not aware what is the difference between your proposal to him and what he can see alternatively by metasearch sites, the guests thinks that its insulting. Your guests may lose trust in you. They expect more favorable direct offers especially from the brand / chain / managed hotels. Even and even isnt it a shame to present more expensive prices on your own hotel/chain/DBS website which has become the third OTA after two bigs; Expedia and Booking. You will lose out on your commission free direct bookings.

Rate Disparity is crucial for hotels’ sales performance.

“Rate Disparity” is crucial for hotels and for the guests too… Otherwise how can you explain the meta-search engines big bang? Metasearch engines are price comparison sites used to compare prices of different providers for the same product.

For its importance OTA’s are acquiring Metasearch engines.

  • Priceline (Booking.com) acquired Kayak for $1.8 Billion on 2012.
  • Expedia paid $632 million for %61.6 majority stake in Trivago in 2012.
  • China’s Ctrip has bought Skyscanner for $1.74 billion on 2016.
  • Priceline (Booking.com) Buys Momondo for $550 million to expand in Europe in 2017.
  • CTRIP and Booking.com forge global travel partnership

… and many other acquisitions or partnerships will continue on in the future.

Due to OTA consolidations, there are only two OTAs left today in much of the world: EXPEDIA and BOOKING.

Why does it happen?

Rate disparity is mostly caused because of administration. There are a few more factors that cause to rate disparity:

  • OTAs can run out of rooms or you forget to stop sales on wholesalers providing XML to B2B2C channels.
  • The wholesalers or OTAs can post your wholesale rates on sale with low markup.
  • Administrators who work with wholesalers’ or OTA’s market managers creates direct promotions and forget updating hotel’s website or other channels.
  • The OTA is using a different currency conversion rate than your hotel.
  • The OTAs use their commission in order to discount the rates that they are offering.
  • The revenue manager at the hotel accidentally links to the wrong OTA rate, by mistake creating rate disparity and helping the OTAs sell more than the hotel itself.
  • Sometimes OTAs and sometimes your channel manager may have errors on updating your prices or inventory.
  • The rates for some markets are presented in wrong geographical regions by technical errors.

What should you do?

Mostly disparity is caused by manual error and administrative issues. The key point is to stay on the top of the problem and knowing the hotel market. Every hotels disparity issues are different from each other. Knowing these you should follow these steps;

  1. Diagnosis… To understand the problem is the half of the job which is the hardest. Sometimes its hard to understand your problems yourself. You can receive counseling services from professionals.
  2. Contracts… You should check all the contracts with agencies and channels and be sure that all the channels have the same conditions. You should check all your room types, rate types and promotions.
  3. Distribution and monitoring… Then you should select the right technology provider and right setups to connect and distribute your rates and inventory. The right hotel technology will monitor the rates that are being offered on OTAs and other distribution channels, and adjust your own hotel rates accordingly. Its also important for to improve your administrative efficiency.
  4. Continious audits… You should check and test all the channels. Also you should use metasearch sites to check differnt dates every day.
  5. If your contracts allow you, offer a slightly lower rate on your own web site.
  6. If your contracts dont allow you to do so, at least keep tha OTA’a price same on your own web but you can offer more perks included in the price, like free wifi, parking, F&B or SPA discounts, transfer service. Or you can create a campaign code for discount and share with them by email or phone.

Conclusion

All the hoteliers need to care about Rate Disparity and to fix it.

But how? Let me give you a hint.

“Some of the wholesalers” are trying to get a piece of share from 2 big brother OTA’s. But they wont be successfull, because they dont know the Online Business as much as the 2 big brothers.

They are despairingly trying to cheat by low markup and sell with %1-2 cheaper prices. This share stealing has no continuity and will bring more trouble than its short term prizes. Even they will lose their wholesaler business to OTA’s too. As you all know this 2 brothers also started wholesaler business. So far they are doing good. But I can not say the same for the some wholesalers.

I beleive most of the hoteliers know these solutions. And do you?

For further information you can contact me  dorukaktoprak@hotmail.com

#RateDisparity #Price #Discrepancy #DemirhanDorukAktoprak #keyiflevememnuniyetle #Turizm #Otel #SatışPazarlama #SalesMarketing #Revenue #RevenueManagement #Online #Sales #GenelMüdür #SatisPazarlama #İstanbul #Bodrum #Makedonya #Gürcistan #Gaziantep #LuxuryHotels #AirportHotels #HistoricalHotels #ResortHotels #CasinoHotels #OTC #OTA #Booking #ExpediaTakip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail

Vedat Sakman

Takip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmailBugüne kadar Vedat Sakman’ı tanımadıysan aşk şarkıların epey eksik kalmış demektir. Youtube ve Google’a bir bakıverin beni yormayın lütfen. Vedat Sakmanı pek çok kez canlı dinleme ayrıcalığına sahip oldum. Telefonumda da tüm şarkıları vardır. Bazı değerlerimizi de kaybetmeden kıymetini bilelim, tanıyalım, sevelim lütfen… 👌❤🙏
*******
Usulca illere sığınmak düşer aklıma, kara kışlarda
Ateşim dumansız, arayışlarda
Hastayım yorgunum seni bekliyorum
Ve zaman akışta
****** Sussam dilime yazık
Uçmamak kanatlarıma
Gün yine acıya çaldı bir yerde
Ve zaman akışta
******

@vedatsakman #vedatsakman #Aşk#Usulca #Kuklalar #efsanesözler#efsanemuzikTakip Edin: twitterlinkedinyoutubetwitterlinkedinyoutube
Paylaşın: FacebooktwitterlinkedinmailFacebooktwitterlinkedinmail